Kayıtlar

DÂRÜLELHAN

Resim
Darülelhan Osmanlı Devleti’nin gerileme ve çöküş süreçleri boyunca ağırlığını hissettiren Batılılaşma politikaları yüzünden ihmal edilmiş olan Türk müziği, önemli sıkıntılara düçâr olmuştu. Tarihin derinliklerinden süzülerek geliştirilmiş olan Türk müzik kültürünün sonraki kuşaklara aktarılması, bu bağlamda öğretmenlerin yetiştirilmesi, Türk müzik formlarının notasyonunu gerçekleştirecek üstatların yetiştirilmesi ve millî müziğin layık olduğu yere getirilmesi millî bir gereklilik durumuna gelmişti. Bahsettiğimiz bu ihtiyaca cevap verecek bir okul açılması düşüncesinin fiiliyata geçiş süreci şu şekilde cereyan etmiştir: I. Dünya Savaşı yıllarında Osmanlı’nın müttefiki Almanya’dan gelen yüksek bir müzik ekibi Hilal-i Ahmer Cemiyeti yararına birkaç konser vermişti. Buna karşılık olarak Osmanlı Hükümeti, Muzıka-yı Hümâyûndan seçilen Batı müziği ekibini Almanya’ya gönderdi. Batı müziğinin anavatanı olan bir ülkede gerçekleştirilmiş olan Batı müziği icrası beğenilmedi ve ekipten Osmanlı kü...

MUZAFFER SARISÖZEN’İN ETNOMÜZİKOLOJİYE KATTIKLARI

Resim
Muzaffer SARISÖZEN Muzaffer Sarısözen’in okuduğu Sivas Lisesi’ne Ahmet Kutsi Tecer’in atanması, halk kültürünün, müzik folklorunun araştırması ve derlemesi yönünü geliştirmiştir. Halk Şairleri Koruma Derneği kurarak aşıkların tanınmasına ve aşıklık geleneğinin unutulmamasını sağlamıştır. Sivas Halk Şiirleri Bayramı broşüründe Sarısözen’in kaleme aldığı, dikte ettiği Bülbül türküsü, Düz halay/ Ağırlama notası yer alır. Cevat Dursunoğlu Sarısözen’i Ankara’ya çağırması ve Ankara Devlet Konservatuarı’ nı kuruluş günlerinde planlanan derleme gezilerini gerçekleştirecek heyet üyeleri arasına dahil etmiştir. Ankara Devlet Konservatuarında Müzik Arşivi / Folklor Arşivi kurulmasına karar verilmiştir. Bu arşivin başına da Muzaffer Sarısözen’i getirmişlerdir. Ankara Radyosunda “ Yurttan Sesler” ve   “ Bir Türkü Öğreniyoruz” adlı iki program yayınlanıyordu. Programda he sanatçı türküleri farklı yörelerden okuyor,   o yöreye ait müzik kültürünü sergiliyordu. Bu şekilde toplumun k...

MEDİCİ AİLESİ

Tüccar kökenliler. Parasal yönlerini kullanarak etkili olmuşlardır. Ama sanat yönüne kullanmışlardır. Medici ailesinin ilk büyük ismi olan Cosimo il Vecchio sadece antik eserler ve küçük objeler koleksiyonu yapmakla kalmamış, ayrıca kiliseler için pek çok sunak resmi sipariş etmiştir. Parasını sanata harcayan birisidir. Çevresinde Hümanist birçok insan bulunmaktadır. Sanatı yaşama anlam katan zevk alınan bir unsur olarak görmektedir. Böylece toplumlarda sadece servetiyle değil sanata değer veren kimliği ile de anılıyordu. Cosimo il Vecchio’nun oğlu Piero’da Medici ailesinden gelen sanat koruyuculuğunu devam ettirmektedir.   Cosimo döneminde oluşturulan koleksiyonu, başka sanat objeleri ekleyerek geliştirmiştir. Piero, küçük sanat objelerine daha çok ilgi göstermiş ve tüm koleksiyonu tek bir salonda bir araya getirmiştir.   Piero, tüm bu değerli sanat objelerini bir araya getirdiği küçük odada ayrı bir dünya yaratmayı amaçlamış olmalıdır. Ayrıca seçkin konuklara gururla ...

RÖNESANSI HAZIRLAYAN ETKENLER

1.COĞRAFİ : Coğrafi Keşiflerin sonucunda pusula ile birlikte yeni kıtalar denizler keşfedildi. Deniz ticaretine başlandı. Ticaret yolu Baharat yolu Türklerin eline geçti. Uzun deniz yolculukları yapıldı.   2.SİYASAL : Kilise toplumsal yasama baskı yapmaktadır. Haçlı seferleri başarısız olmuştur. Kilise ticari bir kuruma dönmüştür ve zayıflamıştır. Avrupa parasal yönden gelişmiş ve sanata verdiği değer artmıştır.   3.SOSYOLOJİK : Veba yayıldı. Din savaşları ekonomiyi  kötü yönde etkiledi. Göç başladı. Derebeyler ayaklanmaları bastırmak için şiddet uygulamaya başladı.(şiddet:vergi arttırma vb..).Matbaanın icadıyla bilgiler kalıcılaştı ve ucuz fiyatlara her kesimden insan ulaşabildi.   4.BİLİMSEL: Araştırma ve eleştirme ortaya çıktı. Hümanizim düşüncesi daha çok yaygınlaştı insan sevgisini benimsediler. Coğrafi keşiflerle pusula matbaa barut ile gelişmeler oldu.   5.KÜLTÜREL: Resimlerde gerçekliği esas almışlardır. Işık gölge mekân perspektif gelm...

RÖNESANS

Renaissance   (Rönesans) kelimesi Fransızcada   “yeniden doğuş ’’ anlamına gelir.Avrupa’da Ortaçağ’dan sonra açılan bir bilim ve sanat akımıdır. Rönesans 15. Ve 16. Yüzyılları içerisinde gelen yenilikler kökten değişikliklere sebep olmuştur. Avrupa görünüşünü, duyuşunu, düşünmesini ve yaratışta getirdiği yenilikler dönüm noktası olmuştur. Bu yeniliklerden sonra insanlarda düşünme, yaratış ve inançlarında kökten değişiklikler olmuştur. Rönesans düşüncesinin doğmasına katkıda bulunan en önemli olaylardan biri İtalyan şair ve düşünür Francesco PETRARCA (-1304-74) öncülüğünde gelişen Hümanizm Akım’dır. 1453’te Osmanlıların İstanbul’u almaları üzerine Avrupa’ya kaçan bilginler eski yunanca ve Latince önemli el yazma kitaplarını da birlikte götürdüler buda el yazmaları, Yunan ve Latinceye olan ilginin canlanmasına; insanı temel alan, akıl yoluyla iyiye, güzele, doğruya ulaşılabileceğini savunan hümanist (insancıl) düşüncesinin doğmasına yol açtı. Orta çağın sonuna do...

BUDAPEST

Resim
" Heyecan dorukta başlıyorum yazmaya ve yazarken yeniden aynı anları yaşamaya.. " Bir çok ülkeyi gezdim, hepsinin ayrı bir etkileyici tarafı var ama Budapest çok farklı ayrı bir güzelliği var. Gittiğim her yer de kendime şu soruyu sordum; " Ben burada yaşayabilir miyim? " Evet cevabını aldığım ülkelerden birisidir Budapest :) Bu kadar geyik yeter :) Artık başlayalım. Ben Avrupayı turla gezdiğim için pasaport vize otel gibi işlemleri onlar halletti. Öncelikle kaldığım otel ile başlamak istiyorum. 2015’in yaz ayında gittiğimde otel tadilattaydı. Asansörleri kullanamamıştık, baya zorluk çekmiştik. 6 kişilik çatı katında kalmıştık ilk başta beğenmemiştim ama sonradan hoşuma gitmişti. Çatı katı dediğime bakmayın iki katlıydı. 2016’ da gittiğim de ise tadilat bitmişti. Otel Bara baya şaşırttı bizi hiç öyle bir oda beklemiyordum. Çok memnun kaldık. Bir de yatakları yastıkları çok rahat: D Otel Buda tarafında merkeze yürüme mesafesinde, isteyenler otobüs...